Tarihi
ve Kadim
“DEMOKRAT
PARTİ”
PROGRAMI
(Bu Program, 21 Haziran
1949 tarihli İkinci Olağan Büyük Kongre’de kabul edilmiş; 2. Büyük Kongrede
değiştirilen ve ilâve edilenler, yanında bir ★ işareti ile
gösterilmiştir.)
I.
UMUMÎ PRENSİPLER
Madde: 1. Siyasî hayatımızın,
birbirine karşılıklı saygı gösteren partilerle idaresi lüzumuna inanan Demokrat
Parti, Türkiye Cumhuriyetinde demokrasinin geniş ve ileri bir anlayışla
gerçekleşmesine ve umumî siyasetin demokratik bir görüş ve zihniyetle
yürütülmesine hizmet maksadı ile kurulmuştur.
Madde: 2. Partimiz, demokrasi
esaslarına en Uygun devlet şeklinin Cumhuriyet olduğuna kanidir.
Madde: 3. Partimiz, demokrasiyi,
millî menfaate ve insanlık haysiyetine en uygun bir prensip olacak tanır ve
Türk milletinin siyasî olgunluğuna inanır.
Madde: 4. Geniş ve ileri mânasile
demokrasi, bütün devlet faaliyetlerinde millî irâdeyi ve halkın menfaatini
hâkim kılmak, yurddaşın ferdî ve İçtimaî bütün hak ve hürriyetlerine sahip
olmasını gerçekleştirmek, yurddaşlar arasında hukuk eşitliğini, karşılıklı
sevgi ve saygıyı ve İktisadî menfaatlerde ahengi sağlamaktır.
Madde: 5. Aile ve mülkiyet
esaslarına dayaman Türk cemiyetinde, İçtimaî adalet ve İnsanî tesanüd
prensiplerinin millî vicdanda kökleşmesi ve tatbikatta geniş yer bulması için
çalışmayı vazife biliriz. İnsanlık haysiyetinin korunması için, çalışmak
isteyen her işsiz yurddaşa iş bulunmasını, ihtiyarlık, hastalık ve sakatlık
gibi hallerde yurddaşların yardım görmelerini, demokrat bir cemiyetin başlıca
hedeflerinden sayarız.
Madde: 6. İçtimaî iş bölümünün
tabü neticesi olarak, çiftçilik, işçilik, tüccarlık, sanayicilik, avukatlık ve
memurluk gibi, yurddaşların teşkil ettikleri iş ve çalışma zümrelerinin
karşılıklı münasebet ve menfaatlerin, umumî menfaat çevresi içinde, İçtimaî
adalet ve İnsanî tesanüt prensiplerine uygun olarak ahenkleştirilmesi lüzumuna
ve imkânına inanıyoruz.
Madde: 7. Umumî hayatta her
Bakımdan muvazeneli ve ahenkli bir gelişmenin sağlanması için, yalnız siyasî
partiler kurulmasını, yani, sadece siyasî sahada teşkilâtlanmış olmayı kâfi
görmüyoruz; milletimizin İktisadî ve İçtimaî sahalarda da süratle
teşkilâtlanması ve daha şuurlu bir birliğin tecellisi için, işçilerin,
çiftçülerin, tüccar ve sanayicülerin, serbest meslekler mensuplarının, memur ve
muallimlerin, yüksek öğretim talebesinin meslekî içlimai ve iktisadı
maksatlarla cemiyetler, kooperatifler ve sendikalar kurmalarını gerekli
buluyoruz,
★
Bütün bu meslek ve tesanüt tevekküllerinin manevî şahsiyet olarak her türlü
siyasi tesir ve maksatlar dışında kalmaları şartiyle, işçi sendikalarının grev
hakkının tanınması fikrindeyiz.
Madde: 8. Partimiz, insanlık
haysiyetine ve bu haysiyetin ancak insanlık ana haklarının teminat altında
bulunmasile korunabileceğine inanır; ve bütün devlet mevzuatında bu prensibe
aykırı hükümler bulunmamasına dikkat etmeği başlıca vazife sayar.
Madde: 9. Millî iradenin tam
tecellisi, seçimlerin her türlü müdahaleden uzak ve serbest olarak gizli rey
ile yapılmasına, ve siyasî partilerin eşit haklara sahip bulunmalarına
bağlıdır. Seçimlerin serbestliğini bozacak hareketleri, milli hakimiyete karşı
işlenmiş bir suç addederiz.
Madde: 10. Milletvekilliği
seçimlerinin tek dereceli olmasını, Seçim Kanunumuzda, bu esasa göre ve
yurddaşın seçme ve seçilme haklarını daha geniş emniyet altına almak maksadile,
değişiklikler yapılmasını lüzumlu görmekteyiz.
Madde: 11. Devlet memurlarının,
seçimlere iştirak dışında, hiçbir siyasî faaliyette bulunmamaları ve siyasî
partilere girmemeleri lüzumuna, kaniiz. Yalnız, yüksek öğretim mensupları,
mesleklerinin mahiyeti itibarile, bundan müstesnadırlar.
Madde: 12. Memleketimizin istiklâlini
veya toprak bütünlüğünü bozmayı, yurddaş ana haklarını kayıtlamayı gaye edinen,
veya, memleket dışındaki siyasî teşekküllere bağlı olan, siyasî cemiyet ve
partilerin kanım dışı sayılmasını isteriz.
Madde: 13. Yurddaşlar arasında
müşterek bir tarihin yarattığı kültür ve ülkü birliğine dayanan ve her türlü
ayırıcı temayülleri reddeden bir milliyetçilik telâkkisine bağlıyız.
Partimiz,
bütün yurddaşları, din ve ırk farkı gözetmeksizin, Türk sayar; ve Türk olmanın
bütün haklarına sahip tanır. Kanunî vazifelerini yerine getiren her ferde iyi
bir yurdaş gözile bakarız. Bu ana görüşlerin tatbikatta da yer bulmasına
dikkatle çalışacağız.
Eğitim
ve öğretim müesseselerimizi, böyle bir milliyetçilik idealinin tahakkukunda
vazifeli saymaktayız.
★ Madde: 14. Partimiz lâikliği
devletin siyasette, dinle hiç bir ilgisi bulunmaması ve hiç bir din
düşüncesinin kanunların tanzim ve tatbikinde müessir olmaması mânasında anlar
ve lâikliğin din aleyhtarlığı şeklindeki yanlış tefsirini reddeder; din
hürriyetini diğer hürriyetler gibi insanlığın mukaddes haklarından tanır.
Gerek
dinî tedrisat meselesi ve gerekse din adamlarım yetiştirecek müesseseler
kurulması hususunda, mütehassıslar tarafından esaslı bir program hazırlanması
zaruridir. Üniversite içinde yer alacak îlâhiyat Fakültesi ve İlmî mahiyette
mümasil müesseseler. Millî Eğitim Bakanlığının bu kabil müesseseleri gibi
muhtar olmalıdırlar.
Dinin
siyaset aleti olarak kullanılmasına, yurttaşlar arasında sevgi ve tesanüdü
bozacak şekilde propaganda vasıtası yapılmasına, serbest tefekküre karşı
taassup duygularını harekete getirmesine müsamaha olunmamalıdır.
Madde: 15. Partimiz,
inkılâpçılığı, daima değişen dünya ve memleket şartları karşısında hayatın
dinamizmine süratle uymak, Türk milletini her bakımdan ileri bir seviyeye
eriştirmek, ve geçmişten kalan geri ve zararlı gelenekleri her sahada kökünden
tasfiye etmek için, gereken bütün hamlelerin hemen tatbika konulması mânasında
anlar.
Madde: 16. Halkçılığı, hiçbir
şahsa veya zümreye imtiyaz tanımamak, kanunlarda ve memleket idaresinde halkın
menfaatlerini korumak manasında anlıyoruz. Hükümet ve idare, halktan, halkla
beraber ve halk için olmalıdır.
Madde: 17. Devletçiliği, İktisadî
alanda usun zamandan beri devam eden boşluğu bir an evvel doldurmak, iş hacmini
genişleterek yurddaşların geçim ve refah seviyesini yükseltmek için, devletin,
gerek doğrudan doğruya İktisadî faaliyetlere girişmesi, gerekse nizamlama,
teşvik ve yardım yollarile hususî teşebbüs ve sermayenin umumî menfaate en
uygun Şekilde ve süratle gelişmesinde vazife alması manasında anlıyoruz.
Özel
teşebbüs ve sermaye faaliyet ve tasarruflarının devlet tarafından nizamlanması,
özel teşebbüs meni'aatlar ile genel menfaatin telifi ve korunması zaruretinden
ileri gelmektedir.
Bizim
devletçiliğimiz, İktisadî şartlarımızın ve ihtiyaçlarımızın çizdiği yoldur.
Madde: 18. Dış politikamız,
milletlerin hukuk eşitliğine, milletlerarası siyasî, İktisadî ve kültürel
işbirliğine, kollektif güvene, iyi komşuluk münasebetleri esasına dayanmalıdır.
Millî varlığın ancak millî kuvvetle korunabileceği kanaatine bağlı kalmakla
beraber, milletler birliği gayesini hedef tutacak barışçı ve açık bir dış
siyasetin, memleket menfaatlerine en uygun ve realist yol olduğuna inanıyoruz.
Madde: 19. İç işlerimizde,
hükümeti ve teşkilâtını, halkın dışında ve üstünde bir varlık değil, sadece,
halk tarafından âmme vazife ve hizmetlerini görmek üzere kurulmuş bir idare
cihazı saymak, esaslı bir prensibimizdir, iyi bir idarenin gayesi, devletle
bütün muamele ve münasebetlerinde, yurddaşa tam bir emniyet verebilmektir.
Memurlara verilen kanunî salâhiyetlerin, idarî otorite temini bahanesile, keyfî
olarak kullanılması temayüllerini önlemeyi vazife edineceğiz.
İyi
bir idare cihazı kurabilmek için, vazifenin icab ettirdiği salâhiyetle
mesuliyet hudutlarım kesin olarak tâyin eylemek şarttır. Bütün salâhiyetlerin
mahdut ellerde toplanması ve mesuliyetin zaafa uğraması neticelerin doğuran
bürokratik zihniyet ve Usûllerin terki lüzumuna kaniiz.
Madde: 20. İllerin özel
ihtiyaçlarını yerinde görüp karşılamak ve halkın idareye iştirak ettirilmesi
prensibini tahakkuk ettirmek maksatlar ile kurulmuş olan İl Genel Kurullar ile
Özel İdare ve Belediyeler, bütçelerini tanzim ve tatbik huluslarında ve diğer
bütün vazifelerinin ifasında, gereken genişlikte yetkilerle teçhiz olunmalıdır.
İllerde
idare âmirlerine ve memurlarına verilen yetkilerin de genişletilmesini, yine
işlerin yerinde görülmesi ve süratle yürütülmesi bakımından, lüzumlu
görmekteyiz.
Madde: 21. İl Genel Kurulları ve
Belediyeler; beşer senelik çalışma plânlan tanzimine sevk edilmeli ve bu
plânlar merkezde mahallî idarelere yol göstermek vazifesile kurulacak bir
teknik büronun evvelden tetkikine tâbi tutulmalıdır. Şehir sınırlan içindeki
kara ve deniz taşıt vasıtalarının ve diğer ticarî mahiyette umumî hizmet işletmelerinin,
belediyelere devrini tabiî buluyoruz.
Madde: 22. Devlet hayatında, bütün
idare şubelerimiz için, siyasî tesirler dışında ihtisas heyetlerince, umumî
plân ve programlar hazırlanmasını, ve bunların usûl dairesinde
kanunlaştırılmasını lüzumlu görmekteyiz.
Madde: 23. Devlet vazifelerinin
günden güne artması ve devletin siyasî ve idari bünyesinde iktisadi karakterin
daha belirgin, hale gelmesi yönündeki gelişme, memur meselesini umumî hayatın
çetin bir meselesi haline koymuştur.
Memurların,
her şeyden evvel, halka-hizmet duygusu taşımaları, vazife ve mesuliyet
hislerine bağlı ve ehliyet ve ihtisas sahibi olmaları şarttır. Bu hususların
sağlanması için bilhassa şu esaslar üzerinde önemle durulmasını gerekli
buluyoruz:
a) Memurların hâl ve
âtilerinin emniyet altına alınması, aylıkların, memur ve emeklileri geçim
kaygısından kurtaracak dereceye getirilmesi.
b) Memurların tâyin,
terfi, cezalandırılmaları hususlarının, takdirden ziyade objektif usûllere
bağlanması.
★ c) İhtisas ve diploma
haklan mahfuz kalmak şartiyle meslekî kabiliyet ve ehliyetleri olduğu takdirde
tahsil durumları nazara alınmaksızın bilûmum âmme hizmetlerinde çalışan vatandaşlara
derecelerini tamamlamak suretiyle yükselme imkânlarının sağlanması.
ç) Çocuklarının
okutulmasında memurlara kolaylıklar gösterilmesinin usûlleştirilmesi.
Madde: 24. Bütçemizin büyük bir
kısmım memur ve emekli aylıkları teşkil ettiğinden, memurlarımızın terfihi
meselesi, sayıca az ve fakat yüksek vasıflı ve verimli memurla iş görme
prensibinin tatbikine bağlı bulunuyor. Bu, idare cihazının daha rasyonel bir
görüşle tanzimini ve memur sayısını, arttırma yönündeki temayüllerin İçesin
olarak önüne geçilmesini zarurî kılmaktadır.
★ Madde: 25. Âmme hizmetlerinin
ifası sırasında doğrudan doğruya veya vasıtalı olarak yapılan her türlü
suiistimalleri ehemmiyetle takip ederek sür’atle intaç etmeği vazife biliriz.
II.
HÜKÜMET İŞLERİ, ADALET İŞLERİ
Madde: 26. Bir memlekette adalet
işlerinin görülmesi, millî iradenin ifadesi olan kanun hükümlerinin yerine
getirilmesi demek olduğundan, bu işin, aynı mercie bağlı bir tek yargı cihazı
ile yani kaza birliği usûlüne göre sağlanması lüzumuna inanıyoruz
Madde: 27. Yargı işini görmekte
olan elemanların, yaşama şartları bakımından, uygun bir refah seviyesi
içerisinde bulunmaları esastır. Bu itibarla, yargıçlarımıza ve mahkemelerimizin
memur ve kâtiplerine kolayca yaşamalarını sağlayacak imkân ve vasıtalar
bulunmalıdır.
Anayasanın
56ıncı maddesinde gösterildiği üzere, özel ödenek kanunları yapılarak,
kendilerine refah ve güvenlik getirecek çare ve tedbirler alınmalıdır.
Madde: 28. İlk mahkemelerde tek
hâkim sistemi asıldır. İlk mahkemelerle yargıtay arasında ikinci bir kaza
kademesinin kurulmasını, partimiz, adalet için yeni bir teminat sayar.
Madde: 29. Adâletin sağlanması,
ucuz, kolay ve aynı zamanda süratli olmalıdır. Bu gayeleri, zamanımız
icaplarına ve memleketimizin sosyal ve ekonomik şartlarına uygun olarak gerçekleştirmek
emelindeyiz. Bunun için de, usûl kanunlarımızda değişiklik- 'er yapılmalıdır.
Madde: 30. Adalet cihazlarımızı
meydana getiren mahkemelerimizin derli toplu bir kuruluş sistemine bağlanması
lâzımdır. Mahkemelerimiz, dereceler, görevler ve yetkiler itibariyle, muntazam
bir düzene göre kurulmalıdır.
Madde: 31. Suçtan sanık olanlarla
suçlu oldukları için ceza çekmekte olanlar aynı yerde tutulamazlar. Bu sebeple
tevkif evlerinin ceza evlerinden ayrı kurulması zarurîdir.
Ceza
evlerinin, insanlığa yakışır şartlara uygun olarak düzenlenmesi icap eder.
Sağlık, sosyal ve medenî şartlar bakımından, ceza evlerinin, ceza çekenleri
manen yok etmemesi ve cemiyete uslanmış, yükselmiş birer vatandaş olarak iade
etmesi için, gerekli tedbirler alınmalıdır.
Madde: 32. Çocuk suçluların, özel
bir ihtimam ve bakım ile yargılanmaları için, büyük şehirlerden başlayarak,
özel mahkemeler kurulmasını, ve cezalarını çekeceklere ayrı ıslâh evleri
açılmasını, lüzumlu görmekteyiz.
Madde: 33. Hakkın fiili olarak
yerine getirilmesi, mahkemece verilen kararın çıkması için geçen zamandan çok
daha kısa bir zamanda, gerçekleşebilmelidir. Bunu temin için de, icra
usûllerinde lüzumsuz sürüncemeleri önleme ve hakka en kısa yoldan varma
imkânlarını sağlamak lâzımdır.
Partimiz,
bu maksatları elde etmeğe elverişli bulunan tekmil kanun tedbirlerinin
alınmasına çalışacaktır.
MİLLİ EĞİTİM İŞLERİ
Madde: 34. Maarif sistemimizde,
millî eğitim ve öğretim vahdeti prensibinin taraftarıyız.
Madde: 35. Umumî ve meslekî eğitim
ve öğretim yurt ihtiyaçlarını karşılayacak umumî bir plâna göre tanzim
edilmeli, ve gelecek nesillerin yalnız ilim ve teknik bilgi ile değil, millî ve
İnsanî bütün manevî kıymetlerle de teçhizine çalışmalıdır.
Madde: 36. İlköğretim, maarif
sistemimizin temelini teşkil etmektedir. Bütün ilkokul öğretmenlerinin aynı
ruha ve aynı seviyede bilgiye sahip olmaları esasının göz önünde tutulmasını,
bunlar arasında farklı zümrelerin teşekkülüne meydan verilmemesi bakımından,
lüzumlu görmekteyiz.
Madde: 37. Orta tahsil kurullarım,
gerek program ve talimatname, gerek laboratuar ve kütüphane gibi öğretim
vasıtaları bakımından, ıslah ve takviyeye muhtaç görmekteyiz.
Yüksek
öğretime basamak olan liselerin, bu maksadı sağlayacak duruma getirilmeleri
lâzımdır.
Madde: 38. Muhtelif derecelerdeki
teknik öğretim kurullarını yurdun her tarafına yaymak yönündeki çalışmaları,
eğitim ve öğretim cihazımızın ekonomik kalkınmamızda da vazife alması
bakımından, yerinde bulmaktayız. Bu çalışmaların İktisadî ihtiyaçlarımızla
ayarlanmasını lüzumlu görüyorum.
Madde: 39. Yüksek öğretim
meselesinde keyfiyete önem verilmesi lüzumuna kaniiz. Bütün yüksek iğretim
kurullarımızın bu esasa göre takviyesini ve ^arp’taki benzerleri seviyesine
eriştirilmelerini istiyoruz.
Üniversiteler,
ilmî ve İdarî muhtariyete sahip olmalıdırlar.
Muhtelif
ilim şubelerinde çalışmak üzere, Üniversite içinde, Araştırma Enstitüleri
kurulmasını ve Memlekete ait araştırmalara bilhassa önem verilmesini istiyoruz.
★ Madde: 40. İlmin, tekniğin, güzel
sanatların süratle gelişmesini sağlamak için bütün vasıta ve tedbirlere
başvurmak, bu cümleden olarak ehliyet ve isnatları teşvik etmek, kütüphaneler,
müzeler, tiyatrolar, konservatuarlar kurmak, ciddî neşriyata yardımda bulunmak,
Türk dilinin, millî bünyesine uygun v arak, süratle gelişmesi yolundaki ilmî
çalışmalara yardım etmek, kısaca, yurdumuzda millî ve İnsani kültür seviyesinin
yükselmesini sağlayacak her faaliyeti desteklemek, kanaatimizce, devletin
başlıca vazifelerindendir.
Ancak,
dilin, ilmin, sanatın ve her türlü fikir faaliyetlerinin siyasî ve İdarî müdahalelerden
uzak kalmasını, Demokrasi’nin değişmez bir esası olarak kabul ediyoruz.
Madde: 41. Kabiliyeti ve kudreti
müsait olduğu takdirde, bir ilkokul öğretmeninin, öğretim derecelerini
tamamlayarak, Üniversite profesörlüğüne kadar yükselmesine kanunî imkân
sağlanmalıdır.
Madde: 42. Doğu bölgelerinde, her
derece ve şubede okulları ve nihayet Fakülte ve Enstitüleri ile bir kültür
merkezi yaratmak lüzumuna inanıyoruz.
SANAYİ İŞLERİ
Madde: 43. İktisadî hayatta özel
teşebbüs ve sermayenin faaliyeti esastır. Onun için, hususî teşebbüs ve
sermayeye serbestlik ve güvenle çalışmak şartları ve yeni iş sahaları
sağlanmalıdır.
Faaliyet
sahaları iyice hudutlanmak şartiyle, özel teşebbüslerle devlet teşebbüslerinin,
yekdiğerine engel olmadan ve karşılıklı yardım suretiyle birbirini tamamlayıcı
bir âhenk içinde çalışmalarının hem mümkün ve hem de faydalı olduğuna
inanıyoruz.
Madde: 44. Özel teşebbüs ve
sermayenin istikrar ve güvenle çalışması bakımından, devlet İktisadî
faaliyetlerinin hudutları kesin olarak belirtilmelidir. Bunun için :
a) Devletin ele alacağı
işlerin uzun vadeli umumî bir plâna bağlanmak suretiyle önceden herkesçe
bilinmesi imkânının temini,
b) Devletin İktisadî
hayatı tanzim yolunda alacağı tedbirler ile, Gümrük, Tekel ve para politikası
gibi İktisadî hayatla sıkı sıkıya ilgili konularda takip edilecek ana
istikametlerin, yine herkesçe bilimsek üzere, önceden tayin ve ifadesini
lüzumlu görmekteyiz.
Madde: 45. Devletin doğrudan
doğruya girişeceği İktisadî teşebbüsler şu mahiyette işler olmalıdır:
a) özel teşebbüs ve
sermayenin yetip erişemeyeceği, yahut yeter ve yakın kâr görmediği için
girişemeyeceği, fakat bütün ekonomik faaliyetlere müessir olacak ve memleket
müdafaasını sağlayacak, mahiyetteki teşebbüslere girişmek; bilhassa ana sanayi
ve büyük enerji santrallerini kurmak; bugün olduğu gibi, demiryolu, liman, su
işleri yapmak; büyük taşıt vasıtaları inşa etmek ve işletmek;
b) Milletin, gelecek
nesillere de şamil, daimi menfaatleri bakımından devlet elinde bulunması daha
faydalı olan büyük maden ve orman işletmeleri kurmak.
Devlet,
girişeceği İktisadî işlerde, kazanç maksadından ziyade, benzeri özel
işletmeleri sarsmamak kaydile, millî ekonominin gelişmesi ve halk
ihtiyaçlarının karşılanması gayretler ile hareket eder.
★ c) Devlet işletmeleri ile
benzerleri özel işletmeler hiçbir suretle birbirinden farklı muamele ve şartlar
altında bulundurulmamalıdır. Madde - Devlet, İktisadî faaliyetleri düzenleme
yolunda alacağı tedbirlerde, İktisadî hürriyeti ortadan kaldıran fiilî
inhisarları, millî emek ve sermayenin israfını, umumî menfaate ve İçtimaî
adalete aykırı istismarları önlemek gibi maksatlarla hareket eder.
Madde: 47. Memleketin ham
maddesini kullanan, halkın zarurî ihtiyaçlarını karşılayan, geniş işçi
zümrelerine geçim sahaları sağlayan, dünya piyasalarına göre de rantabl olan
sanayi ile, umumiyetle ziraat sanayii ve küçük sanayiden millî ekonomi
bakımından himayeye muhtaç görülenler, ve halkın, bilhassa köylümüzün boş
zamanlarını kıymetlendiren el sanatları, devletçe himaye ve teşvik olunmalıdır.
Bu- esaslara göre tanzim edilecek bir “sanayii teşvik kanunu" projesini
yüksek meclise sunmak kararındayız.
Sanayimizin
kuruluş ve işleyişinde, “en iyiye en ucuza mal etmek” hedefini daima göz önünde
bulundurmak icabeder.
★ Madde: 48. Devlet tarafından
kurulan ve programın 45. maddesinde yazılı vasıfları haiz olarak tesis edilmiş
bulunan devlet İktisadî teşebbüsleri ve işletmelerinin dışında kalan devlet
işletmeleri elverişli şartlarla, özel teşebbüslere devredilmelidir.
★ Madde: 49. Millî servetimiz olan
ve memleket için büyük faydalar vadeden balıkçılığı ve heı çeşit balık sanayii
ve ticaretinin inkişafını sağlamak ele alacağımız mevzulardandır.
Madde: 50. İktisadî devlet
teşekküllerinde verimlerin geniş ölçüde arttırılmasını ve masraflara mühim nispetlerde
azaltılmasını mümkün görmekteyiz. Bu teşekküllerin idaresinde randıman ve
rantabilite hesap ve esaslarına ve basiretli bir tüccar gibi: hareket
prensibine sıkı sıkıya bağlanmakla, bu hedefe varabileceğine inanıyoruz.
Bu
maksatla, İktisadî devlet teşekkülleri idare ve murakabesinin, daha ileri ve bu
müesseselerin özelliklerine, daha uygun bir şekilde tanzimi ve kanununda değişiklikler
yapılmasını zarurî görmekteyiz.
TEKEL İŞLERİ
★ Madde: 51. Varidat temini
gayesiyle tesis edilerek bizzat devlet tarafından işletilmek suretiyle
memlekette iş hacmini daraltan, hayatı pahalılaştıran tekel fabrikalarının
elverişli şartlarla hususî teşebbüs ve sermayeye devrine taraftarız.
Madde: 52. Devletçilik
politikasının devlete yüklediği türlü ekonomik vazifelerin lâyıkı ile
başarılabil meşini, İktisadî idare cihazının İktisadî ve ticarî zihniyet ve
esaslara göre işlemesine bağlı görmekteyiz.
TİCARET İŞLERÎ
Madde: 53. Piyasalarda emniyet ve
istikrarın sağlanması şarttır. Katî zaruret olmadıkça piyasalara
karışılmamalıdır. Bu alanda devlete düşen en önemli vazife, rekabetin ortadan
kalkmasını veya daralmasını önlemeğe çalışmak olmalıdır.
Madde: 54. Türlü sebeplerden ileri
gelen hayat pahalılığı, yalnız dar ve sabit gelirlilere zarar veren bir dert
olmakla kalmamış, bütün istihsal maliyetlerini arttırmış ve milletlerarası
piyasaya uymak zorunda kalan dış ticaretimizi güçleştirmiştir. Devletin ilgili cihazları,
çalışmalarını bu mesele üzerinde toplayarak, İktisadî ve malî hayatın türlü
safhalarında gereken tedbirleri almak suretiyle, yaşama standardını
tabiileştirmeğe çalışmalıdırlar.
Madde: 55. Paramızın kıymetini,
serbest piyasa döviz kıymetler ile, memleketimizin İktisadî ve malî durumuna en
uygun şekilde, ayarlamak, ve bu esas üzerinde tam bir istikrar sağlamak
zarureti karşısın dayız. Bu yolda gereken tedbirler biran evvel alınmalıdır.
TARIM İŞLERİ
Madde: 56. Ziraat, millî gelirin
en geniş kaynağını teşkil ettiğine ve nüfusumuzun yüzde sekseni ziraatle
geçindiğine göre, ziraî kalkınmanın memleket kalkınmasının temeli olacağına
şüphe yoktur. Bu sebeple, devlet gayretlerinin, “topraktan bol, iyi ve u- cuz
mahsul almak” hedefinde toplanmasını zarurî görmekteyiz.
Madde: 57. Memleketimizde ziraat,
diğer istihsâl şubelerine nisbetle, emek ve masrafa en az kargılık getiren
iştir. Ziraatta maliyet ve satış fiyatları arasındaki fark, asgarî derecededir.
Çiftçinin sattığı, satın aldığı maddelere nisbetle, ucuzdur. Maliyetlerin
yüksekliği, mahsûllerin dış piyasaya arzını da zorlaştırmakta ve istihsali
baskı altında bulundurmaktadır. Bu sebeplerle, bir taraftan ziraî maliyetlerin
yükselmesinde tesiri olan âmülerle mücadele etmek, diğer taraftan, ziraî
mahsullerimizin iç ve dış pazar şartlarım iyileştirme çarelerini aramak yollar
ile çiftçiyi bugünkünden daha çok kazanır ve daha fazla istihsal yapar bir hale
getirmek, en esaslı gâyelerimizdendir.
Madde: 58. Ziraatımız, âlet, çift
hayvanı, makine vesair vasıta bakımlarından yoksul olduğu gibi, iyi tohum, ilâç
vesair ihtiyaçları da karşılanmış olmaktan uzaktır. Çiftçimizin donatımı işi,
ziraî kalkınmamızın başlıca konusudur. Bundan başka, çiftçimizi, işine
yarayacak teknik bilgi ile teçhiz etmeğe ve istihsâl metotlarımızı ıslaha, daha
verimli hale getirmeğe mecburuz. Bütün bu ihtiyaçları memleket ölçüsünde
karşılayacak tedbirlerin süratle alınmasına, çalışacağız.
Madde: 59. Zirai kredi, istihsâl
hacmile mütenasip ve istihsâli süratle arttırmada esaslı âmil olabilecek miktar
ve mahiyette olmalıdır. Bu bakımdan Ziraat Bankası’nın faaliyeti ve
sermayesinin arttırılması meselesi üzerinde önemle durulmak lâzımdır. Ayrıca,
kooperatifleşme yolu ile de kredi darlığına çareler bulunabileceği
kanaatindeyiz. Bunun için, kooperatif hareketini hızlandırmağa ve genişletmeğe,
ve bundan başka da, yer yer çiftçiye kredi yapacak mahallî bankalar kurulmasına
çalışacağız.
Madde: 60. Çiftçimizin, kredi
kooperatifler ile olduğu gibi, istihsâl satış kooperatifleri kurmak ve bunları
çoğaltmak yolu ile de, takviyesini lüzumlu görmekteyiz.
Madde: 61. Ziraî kalkınmamızda
büyük ehemmiyeti aşikâr olan kuraklıkla mücadelenin ve su işlerinin
hızlandırılmasını ve genişletilmesini çok lüzumlu görüyoruz.
Madde: 62. Hayvancılık, milli
gelirde geniş yer tuttuğu gibi, çiftçimizin yardımcısı, büyük bir yurttaş
kütlesinin başlıca geçim vasıtası ve en esaslı besin maddelerimizin kaynağı
olmak itibariyle de, çok önemlidir. Memleketimiz, hayvancılık bakımından, geniş
imkânlar göstermektedir.
Hayvan
mevcudunu arttırmak ve cinslerini islah etmek yolundaki gayretlerin
arttırılmasında maddî fedakârlıklardan kaçınılmaması zaruridir.
Madde: 63. Ziraî sanatlara kredi
vermek ve gelişmelerine yardım etmek yönünde Ziraat Bankası’nın esaslı
gayretler sarfetmesine ve özel teşebbüs ve sermayeyi de bu sahaya çevirmek için
her türlü teşvik ve yardımda bulunmasına ihtiyaç görmekteyiz.
Madde: 64. Devlet, elindeki mahdut
imkânları ziraat işletmeciliğine hasretmektense, bundan sonra, bu imkânları
çiftçi kütlesinin iyi, bol ve ucuz istihsâl yapmasına yardım yolunda
kullanmalıdır. Bu maksatla her bölgede yeni yeni örnek çiftlikler, fidanlıklar,
hayvan ıslah merkezleri, tohum üretme ve araştırma istasyonları kurmak yolunda
çalışmalıdır.
Madde: 65. Devlet, ucuz ve her
bölgenin tabiat şartlarına uygun âletleri ve yedek parçalan çiftçinin ayağına
götürmeli, ve bu maksatla memlekette çok geniş sarf yeri olan basit ziraat
âletleri sanayinin süratle kurulmasını sağlamalıdır:
Madde: 66. Ziraî kalkınmamızda
devletin ağır ve geniş vazifeleri bulunduğuna inanıyoruz. Bu vazifelerin
yapılması için, meseleyi bütün genişliği ile toptan ele almak, ve işleri, sarf edilecek
emek ve paraya nispetle verimi en çok ve tesiri millî ekonomi bakımından en
geniş olanlardan başlamak üzere, tertiplemek ve plânlaştırmak lâzımdır.
Madde: 67. Bilgi ile çalışan
emek, sermaye ve teşebbüsün ziraat sahasına dökülmesini, ziraî istihsal ve
millî gelirin arttırılmasında önemli bir konu olarak görmekteyiz. Bu maksadın
temini için gerekli tedbirlerin alınmasına çalışacağız.
ORMAN İŞLERİ
Madde: 68. Millî servetimizin
büyük ve önemli bir parçasını teşkil eden ormanlarımızın muhafaza ve
geliştirilmesi, devletin daima büyük titizlikle üzerinde duracağı bir konudur.
Madde: 69. Köylünün kereste, odun
ve kömür ihtiyacını, zamanında ve yeter miktarlarda ve ucuz olarak vermek ve bu
işlerde köylünün emek ve vasıtalarından da faydalanmak, köylüyü ferahlatacak ve
devlet orman işletmelerinin işlerini ve masraflarını hafifletecek tedbirdendir.
Madde: 70. Devlet orman
işletmelerinin tevzii masraflarile istihsâl masrafları fasıllarında mühim
nisbetlerde tasarruflar yapılabileceğine inanıyoruz.
Madde: 71. Orman mahsulleri
fiyatlarındaki yüksekliğin, umumî hayat ve ekonomik gelişmemiz üzerindeki
tesirleri gözönünde tutularak, bu fiyatlarda indirmeler yapılmasını zaruri ve
mümkün görüyoruz.
Madde: 72. Ehemmiyetli tesislerin
kurulmasını ve toplu istihsâl yapılmasını gerektiren büyük orman işletmelerinin
devlet elinde bulunmasını faydalı ve zaruri görmekteyiz.
Kurulacak
önemli tesisleri karşılayacak büyüklükte olmıyan küçük ormanlar, devletin sıkı
murakabesi altında, özel teşebbüs elile de işletilebilmelidir.
MALİYE İŞLERİ
Madde: 73. Samimîlik ve açıklıkla
ve çok sıkı bir tasarruf zihniyetile tanzim edilmiş denk bütçe, malî
siyasetimizin esasıdır.
İç
emniyeti korumak için sağlam bir idare cihazının işlemesine, dış emniyeti
korumak için de millî savunma ihtiyaçlarını karşılamağa yeter bütün masrafları
sağlamak bütçenin başlıca hedefidir.
Bütçenin
âdi masrafları için açık veya kapalı istikraz yoluna gidilmemeli, ve yeni
emisyonlardan kaçınılmalıdır.
Madde: 74. İstihsâlin ve millî
gelirin süratle artmasını sağlayacak işlere münhasır kalmak üzere, dahilî
istikrazları, ve iktisadi istiklâlimize uzaktan yakından dokunmıyacak normal
şartlarla, uzun vadeli dış istikrazlar yapılmasını, çok faydalı ve lüzumlu
görmekteyiz. Bütün devlet İktisadî teşebbüsleri için, asıl sermayenin yanında
obligasyon çıkarmak usulünden de faydalanılmasını, devlet bütçesinin yükünü
hafifletmek bakımından, lüzumlu sayarız.
Madde: 75. Vergilerin, İçtimaî
adalet kaidelerine uygun ve yurddaşların ödeme kabiliyetlerile mütenasip
olmasını, ve vergi sistemimizde, vasıtalı vergilerden ziya do vasıtasız
verdilere daha geniş yer verilmesini, gerekli buluyoruz. Şahsî takdire dayanan
vergi usullerinden, vergi mahiyeti alan iane ve bağış yollarından
kaçınılmasını, vergi borcundan dolayı hapis cezasının kaldırılmasını istiyoruz.
Madde: 76. Vergi sistemimizin
ıslâhı, cibayet usullerinin sadeleştirilmesi ve daha emniyetli ve az masraflı
hâle getirilmesi suretiyle, yeni vergiler konulmadan dahi, devlet gelirinin
arttırılabileceği kanaatindeyiz.
Madde: 77. Memlekette iş hacmini
daraltan, istihsâl mâliyetlerine doğrudan doğruya tesir yaparak dış piyasalarla
mübâdeleyi güçleştiren veyahut hayat pahalılığının âmillerinden olan vergi ve
resimlerde değiştirmeler ve indirmeler yapılmasına, ve hayvan vergisinin birden
veya tedricî surette kaldırılmasına taraftarız.
Madde: 78. Partimiz, maliye
işlerinin, hazine menfaatini halkın menfaatinden ayrı ve üstün görmeyen,
İktisadî ve İçtimaî prensiplerimize uygun bulunan, bir anlayışla yürütülmesi
lüzumuna kanidir. Bu esasın gerçekleştirilmesi yönünde, kazaî ve idari
müeyyideler konulmasına çalışacağız.
BAYINDIRLIK - ULAŞTIRMA
İŞLERİ
Madde: 79. Millî ekonominin
gelişmesini geciktiren sebeplerden birisi de ulaştırma ekonomimizin
yetersizliği ve pahalılığıdır. Ulaştırma işlerimizi, bu görüşün gerekli kıldığı
önemle ele almak fikrindeyiz.
Madde: 80. Modern yol yapımı
tekniği, büyük vâsıtalara ve makinelere ihtiyaç göstermektedir. Köy, bucak
yolları dışındaki yapının merkezden idaresini, esaslı bir plân içinde büyük yol
şebekeleri kurulmasını zarurî görüyoruz. Bu bakımdan, kanunlarımızda
değişiklikler yapılmalıdır.
Özel
kanuna göre köy ve bucak yollarının süratle yapılması da göz önünde
tutulmalıdır.
Madde: 81. Demiryollarımızın
inşasına devam olunmalıdır. Demiryollarımızı besliyecek kara yollan ile,
limanlar, depolar ve antrepoların birbirlerini tamamlayıcı surette
yapılmalarım, ulaştırma sistemimizin içinde görüyoruz.
Madde: 82. Ulaştırmada ucuzluğu
sağlamak için her türlü taşıt vasıtalarının ve yedek parçalarının memlekete
getirilmesinde kolaylık gösterilmesini, akaryakıt fiyatlarının ucuzlatılmasına
çalışılmasını zarurî bulmaktayız.
Madde: 83. Umumiyetle ulaştırma,
depo ve antrepo ücret ve tarifelerinin millî ekonomiye uygun olarak tesbiti,
“Warrant” usulünün tatbiki, gözettiğimiz hedeflerdendir.
Madde: 84. İstikbâl, hava nakliyatındadır.
Bu konu üzerinde önemle duracağız.
★ Madde: 85. Devlet denizyollarının
yük ve yolcu nakli inhisarı kaldırılarak, kabotaj hakkı seyyan bir surette Türk
Bayrağına ait olacaktır.
Türk
Ticaret mallarım millî vasıtalarımızla dış pazarlara götürmek gayemiz
olmalıdır. Dış sularda nakliyat yapan armatörlerin ecnebi şirketlere rekabet
etmesini temin edecek himaye tedbirleri alınmalıdır.
Devlet
deniz işletmeciliği ile ilgili bütün vasıta, tesis ve teşekkülleri bir idare
altında toplamayı gerekli bulmaktayız.
Memleketimizin
üç tarafı denizle çevrilidir. Coğrafî durumumuz endüstrisi, ticareti ve sporu
ile bize en ileri denizci millet olarak yetişmek fırsat ve kabiliyetini
vermektedir. Denizciliği Türkün büyük millî ülküsü olarak kabul ediyoruz.
Madde: 86. Çiftçimiz, bir taraftan
sel ve taşkınların tahripleri, diğer ta/aftan kuraklığın acı neticeleri ile
dâima karşı karşıyadır. Yurdda su meselesi, sağlık bakımından da çok büyük bir
önem göstermektedir. Bu sebeplerle, su işlerimize, daima artan bir hızla, devam
olunmasına çalışmak hedefimizdir. Bu konuda başlanmış işler bitirilmeden
yenilerine başlamamak, hâlin icabıdır.
Küçük
su işleri üzerinde de ayrıca Önemle durulmalı, bu içlerde balkın ve ilgililerin
de iştirakini sağlıyacak tedbirler ve müeyyideler aranmalıdır.
UMUMİ SAĞLIK İŞLERİ
Madde: 87. Nüfuzumuzun ve
istihsâl kudretimizin çoğalması davasında büyük bir âmil olan umumî sağlık
işlerimiz, artan bir hızla ve planla yürütülmek ihtiyacındadır.
Bunun
için, bütçeden, yeter tahsisat ayrılmasını, sıtma başta olmak üzere millî
bünyeyi kemiren bütün hastalıklarla esaslı surette mücadele imkân ve
vasıtalarının sağlanmasını ve bu maksatla, ilgili bakanlıklar ile de işbirliği
yapılmasını, Partimiz, memleketin en büyük ihtiyaçlarından sayar.
SOSYAL MESELELERİ
★ Madde: 88.
a) İçtimaî adalet ve
İnsanî tesanüt prensiplerinin tabiî neticeleri olan içtimai sigortalar ve
işçinin ve ailesinin maddî ve manevî refahım temin edecek bütün İktisadî ve
teknik tedbirlerin alınmasına taraftarız.
Memurlar
hakkında da bu mahiyette tedbirler düşünülmesini lüzumlu addediyoruz.
b) Yurtdaşların kemmiyet
ve keyfiyet bakımından gelişmesine ait tedbirleri içine alacak geniş bir nüfuz
siyasetinin, tesbit ve takibini lüzumlu görüyoruz.
c) Geliri az olan
yurtdaşların gıda, giyim ve iskân şartlarını islâh etmek için esaslı tedbirler
almağa çalışacağız.
ç) Partimiz memleket iş
gücünün değerlendirilmesi ve kemmiyet ve keyfiyet bakımından yükselmesi
çarelerinin düşünülmesi zaruretine kanidir.
d) Cemiyetin yardımına
muhtaç hale gelmiş vatandaşlarla öksüz ve bakımsız çocuklar hakkında himaye
edici tedbirler alınması lüzumuna kaniyiz.
e) İşçiler için ücretli
tatiller ve mezuniyetler sağlamanın imkânlarını arıyacağız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder